yorumlarınız için çok teşekkür ederim arkadaşlar..gerçekten hepiniz çok güzel şeyler yazmışsınız..cevaplarınızı okurken bile içim umutla doldu diyebilirim
buradaki görüşleriniz ışığında bu konu üzerinde biraz daha düşünmeye karar verdim ve şu sonucu çıkardım...
bu konu açtığım sorunlu düşüncelerimden dolayı insanları sevmediğimi hatta onlardan nefret ettiğimi düşünürdüm sık sık..ancak aslında hissettiklerimin sevmemek veya nefret etmemek olmadığını anladım...çünkü öyle olsaydı hala onların ilgisini sevgisini kazanma isteğim ve beğenilme isteğim de olmazdı ve şu anki halimden ve yanlızlığımdan memnun olurdum öyle değil mi ? yada kendimi çevremde insanlar pervane oldukları veya bana hayran hayran baktıkları hayallerini de kurmazdım sanırım.....yani onların düşünceleri benim için konu bile olmazdı...
ben insanlara karşı sanırım hissettiğim şey kırgınlık ve öfke olsa gerek ve bu biraz kronik bir hal almış..çünkü onlardan hep aynı şeyi beklemişim (kişiler farklı da olsa) ve hep aynı sonucu almaktan ötürü kızıp kin tutmuşum...
birisi veya birileri tarafından özel bulunmayı, eşsiz ve değerli görülmeyi ve elde edilmeye çalışılmayı gerçekten istediğimin farkındayım...
bir de ailem (özellikle de babam) tarafından erkeklerle konuşmam hep yasaklanıp engellenmişti..bu ben çocukken liseyi bitirene kadar önceleri açık şekilde bir yasaklamaydı ve "erkekten arkadaş olmaz" diktesiyle büyütüldüm...ve yanlışlıkla yanımda bir erkek görülsün bana dünyamı dar ederlerdi....bugün bile ailemin erkeklere karşı fobisi sürmekte (ve şu an 30 yaşındayım) hatta öyle ki bugün bile ben babamla biraz hava almak için yürüyüşe çıktığımızda bile eğer karşıdan genç bir erkek delikanlı veya delikanlılar geliyor olsun ve değiştirecek bir başka yolumuz da yoksa yolda sanki bir ağacı gösteriyormuş gibi beni durdurup ağacı gösterir ve böylece benim onlara karşı arkamı sırtımı dönmüş olmamı sağlar...böylece ne ben onları ne de onlar beni görmeden o kişiler o yoldan geçip gitmiş olurlar..babam da beni anlamadım sanır ama ben de öyle olsun diye yaptığını bilirim...(yaşımı belli etmediğim ve çok genç gösterdiğim için babam genç delikanlılardan da rahatsız oluyor..kendi yaşıdım olanlardan da..çünkü 30 um ama 19-20 gösteriyorum en fazla...)
babam hala bu tavırları gösterdikçe demekki hala benim de erkeklerden sakınmam gerekior galiba diye düşünmekten kendimi alamıyorum ve yanımda babam yokken yalnızken bile erkek görünce tedirgin oluyorum..
bu sanırım "erkekten arkadaş olmaz" sözünün kafama iyice yerleşmesinden kaynaklı...erkekleri insan olarak kendime eşit biri olarak değil de..sadece karşı cins gözüyle bakıyorum...yani beni beğenmek veya beğenmemek ihtimalleri olan ortası olmayan bir insan türü canlı türü gibi...ve maalesef ailem de öyle düşünüyor olmalı ki beni de bu düşüncelere sahip birisi haline getirdiler...
birşey daha eklemek istiyorum..yanlış anlaşılmasın lütfen bu benzetmeyi erkeklere hakaret olarak yapmıyom (gerçekten niyetim o değil) ama şunu farkettim...ben erkeklerle karşılaştığımda hani sanki yolda köpek görür de korkarsınız savaş ve kaç durumuna geçersiniz ya...işte öyle bir tedirginlik ve korku yaşıyorum..
sürekli olarak uzun süredir kendine güven ,ego ve başkalarının düşüncelerini önemsememe telkinin dinliyorum..aslında burada baya da eski bir üyeyim..ancak bunlar yetersiz geliyor bana sanırım...
sizce bana bu sorunlarım için hangi telkin (veya telkinler) ücretli yada ücretsiz farketmez...sizce hangileri işe yarar ?
bir de önereceğiniz bir olumlama var mı ?
benim için sadece bir başlık veya anahtar olacak bir kelime de yeterli :)